15 Aralık 2017 Cuma
mustafa kutlu hakkında / bir mesaja cevap
son hikayelerinde biraz öyle bir his veriyor, ressam bob ross'un "şuraya bir küçük ağaç koyalım" mevzuu gibi, iyiler ölmez'de özellikle aynı şeyi hissettim, hoca artık otomatiğe bağlamış diye. ama son vuruş bence orijinaldi ve o hissi bir anda dağıttı. farklı bir şey derken, farklı ne bulmayı beklediğiniz önemli. her seferinde yeni bir macera, her seferinde yeni bir vak'a, yeni bir kurgu aramak, bence mustafa kutludan mustafa kutlu-vari olmayan bir şey beklemek demek, öyle yazan çok kişi var zaten, kutlu'nun olayı o değil.
klasik türk sanatında tenevvü diye bir kavram var, sürekli aynı şeyi yeni çeşitlemelerle üretmek demeye geliyor. adam milyonuncu defa leyla ve mecnun kıssasına göndermede bulunuyor, ama her seferinde yeni bir şeyler söylüyor. ama yeni olan "olay" değil, ele alınışı, işlenişi vb. veya birbirinden farkı belki de %1 olan rumîlerden binlerce çiziyorsunuz, hep aynı yerde dolaşıyorsunuz, ama konu "bastığınız yer" değil, "baktığınız yer". aynı nokta çevresinde daire çizerek merkeze yaklaşmaya çalışıyorsunuz vb.
bence kutlu da tenevvü yapıyor gibi :)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)