9 Aralık 2013 Pazartesi

şuur, samimiyet / tw


samimi şuursuz olamaz mıyız?
ihlas ve samimiyet birbirine yakın, şuur daha farklı. şuur bilmekle, diğerleri yaşamakla ilgili.
yaşamak derken hem gönülde akis bulması, mânen içinde yaşamak, hem de amel olarak yaşamaktan bahsedilebilir
şuur kuvvetliyse elbette kalpte ve amelde de tesiri görünür, ama temelde zihinle alakalı şuur...
eylemi kuvveti ve yönü diye iki ayrı faktöre ayırırsak, samimiyet kuvvetini sağlayan taraf, şuur ise yönünü belirliyor
doğru bir şuura sahip olmayan kişiler de samimi olabilirler, inanmış ve bağlanmış bir komünist de samimidir davasında,
lakin farklı bir şuura sahiptir, bizim değerlerimiz açısından şuursuzdur
veya hacı teyzelerin bir kısmı, kendilerinden geçmiş şekilde bidatlere dalarken bunu can ü gönülden, samimi şekilde yaparlar
lakin ibadet ve bidati ayıramamak şuursuzluktur...


Hiç yorum yok: